Doğankent ve Çevre Köyleri Derneği başkanı Turan Kabadayı olağanüstü genel kurul ile dernek başkanlığı görevini bıraktı.
Kabadayı yaptığı açılış konuşmasında dernek üyelerine seslenerek “Bugün burada olağanüstü toplanma nedenimiz ve neden yönetim kurulundan ayrılmak istediğimizi sizlerle paylaşmak istiyorum.” dedi.
ÜYELERİMİZDE DESTEK GÖREMEDİK
5 yıldır yürüttüğü başkanlık görevi boyunca bazı arkadaşlarımız dışında yanlarında ne maddi anlamda ne de manevi anlamda yeterince destek göremediklerini ifade eden Kabadayı “Pandemi geçirdik, ekonomik kriz geçirdik, Giresun’da sel oldu, Hatay’da deprem oldu belirli kişiler haricinde tam anlamıyla bir bütünlük sağlayamadık. Derneğimizi ziyaret eden milletvekilleri, siyasi partilerin genel başkan yardımcıları ve belediye başkanlarının ziyaretlerinde 20-30 kişi ile karşılamak bizi yeterince zayıflattı. Katılım sağlanması için davet ettiğimiz üyelerimizden kimi ‘bir pazarım var gelemem’ kimi de ‘ben o siyasi partilileri sevmiyorum gelemem’ cevabını verdi.
DERNEK LOKALİMİZDEKİ SORUNLARI AŞAMADIK
Ülkemizin, ilçemizin ve üyelerimizin birçok problemi ile uğraşırken dernek lokaliyle çok fazla uğraşmak zorunda kaldıklarını belirten Kabadayı “Dernek Çay ocağımızda parasını ödediğimiz halde çalıştıracak eleman bulamadık. Bu da bizi çok yordu. Çalışanların kimi ona kızdı gitti, kimi buna kızdı gitti, kimine de burada olur olmaz cümleler kurdu. Maalesef çay ocağımızda bizlere hizmet eden arkadaşlarımıza saygı duymak yerine küçük düşürmeyi bir türlü bırakamadık. Elbette burada çalışan arkadaşlarımız da 4×4 lük olmayabilirler, bu da bir eleştiri konusu olabilir. Ama onun sapı, bunun çöpü bahanelerini aşarak kimi çalıştıracağız bilemedik. Bulduğumuz çalışanları da yalvar yakar bugüne kadar burada tuttuk.” dedi.
EKONOMİK ÖNLEM ALMAMIZA MÜCADE EDİLMEDİ
5 yıl boyunca yaşanan pandemi, sel felaketi, Hatay Depremi ve ekonomik krizin de kat kat artmasıyla birlikte dernek gelir giderlerini düzeltmek için ekonomik önlemlerin alınmasına müsaade edilmediğini belirten Kabadayı “En önemli gelirimiz olan çaya zam yapmak istediğimizde ‘o kaçar, bu kaçar, burada adam tutamayız’ gibi tepkiler nedeniyle gelir kalemimiz olan çaya zam yapamadık. İstanbul’un en ucuz yerinde 15-20 lira olan çayı biz dernek lokalimizde hala 5 liraya satıyoruz. Bugüne kadar çoğunluğu cebimizden olmak üzere derneği ayakta tuttuk.” ifadelerini kullandı.
BİRÇOK KONUDA TOPLUMSAL BİRLİKTELİĞİ SAĞLAYAMADIK
Kabadayı “Doğankent ilçemizde bulunan madenle ilgili yoğun bir çalışmamız oldu. Gerek çevre tahribatına karşı verdiğimiz mücadele gerekse CED süreci çok zamanımızı aldı. Bunun yanında Giresun’da üç tane SMA hastası çocuğumuzun hayatta tutunması için ciddi bir mücadele verdik. Gerek yaptığımız yayınlarla gerekse bu arkadaşlarımızın stand açması yardım toplaması için yürüttüğümüz faaliyetlerle toplumumuzu aydınlatma ve bilinçlendirme için mücadele verdik. Tüm bu faaliyetlerimizi yaparken sürekli yanımızda olan arkadaşlarımız dışında ne üyelerimizden ne de hakları için mücadele ettiğimiz ilçemiz insanlarından yanımızda kimseyi göremedik. Bırakın yanımızda görmeyi sosyal medyalarımızdaki paylaşımlarımıza dahi destek veremediler. Buradan da görülüyor ki yaptığımız birçok çalışmada toplumsal birlikteliği sağlayamamışız.” dedi.
SİYASİLERİMİZ İKİ YÜZLÜ DAVRANDI
Kabadayı konuşmasında siyasileri de hedef alarak “Dernek yönetiminde olduğumuz süre içinde hiçbir siyasi partinin yandaşı ya da karşıtı olmadık. Farklı siyasi görüşten oluşan üye yapımızın hassasiyetlerine hep özen gösterdik. Bu eşit tutumumuz dolayısıyla sürekli de eleştirilere maruz kaldık. Sivil toplum kuruluşlarının arkasında geniş kitleler olmayıp, yeterli tepki konulamayınca yaptığınız bütün çalışmalar boşa gidiyor. Sorunlarımızın çözümü için attığımız bütün adımlar Giresun’un ağabeyi konumundaki siyasilerin iki yüzlü, oyalayıcı ve daha çok ahlaksız kişiler ile çıkar ilişkileri içine girmiş olmalarını görmek ise bize daha büyük hayal kırıklığı yaşattı. Bizler derneklerimizi tayin-atama yerleri olarak görmüyoruz. Bugüne kadar toplum adına kazanımlar sağlamak amacıyla dernekçilik yapmaya özen gösterdik, yaptığımız dernekçiliğin halk nazarında rantçılar, iki yüzlü davrananlar kadar rağbet görmediğini anlamış olduk. Biz şekilde de dernekçilik yapmadık, yapmayacağız.” Dedi.
KOLTUKLARI İŞGAL ETMEK İÇİN GELMEDİK
Bütün yaşanan süreçleri dikkatli bir şekilde değerlendirdiklerini ifade eden Kabadayı “Düşündük ki bizler bu birlikteliği oluşturamıyoruz, yönetemiyoruz. Belki de üyelerimiz bizim yönetim anlayışımızdan hoşnut değiller ya da bizimle aynı şeyleri düşünmüyorlar. Başka bir deyiş ile bizim hassasiyet gösterdiğimiz noktalar ile onların ilgi alanları farklı olabilir. 2017 yılından itibaren Harşit’e her anlamda hizmet etmek, katkı sağlamak için oturduğumuz bu koltuğu işgal etmek için gelmedik. Birçok olumsuzluğu değerlendirdiğimizde dernek yönetiminde bir kan değişikliğine ihtiyaç duyulduğu sonucuna vararak kongre kararı aldık. Burada seçilecek yeni yönetime başarılar dilerken 2017 yılından itibaren birlikte yol aldığımız, acı-tatlı günleri birlikte paylaştığımız yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)